Tarih: 06.10.2021 12:09

Doç. Dr. Palabıyık: “6-8 Ekim olaylarının müsebbibinin HDP olduğu unutulmamalıdır”

Facebook Twitter Linked-in

Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Kültürel ve Sosyal Çalışmalar Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Adem Palabıyık, 7 yıl önce 6-8 Ekim tarihleri arasında meydana gelen Ayn el-Arab olayları ile ilgili, “6-8 Ekim (Kobani) olaylarının müsebbibinin Halkların Demokratik Partisi (HDP) olduğu unutulmamalıdır” dedi.

Doç. Dr. Adem Palabıyık, gündeme ilişkin İhlas Haber Ajansı’na (İHA) yaptığı açıklamasında, Millet İttifakı’nın gölge ortağı olan HDP’nin, 7 yıl önce yaşanan Ayn el-Arab olaylarında hayatlarını kaybedenlerin sorumlusu olduğunu iddia etti. Palabıyık, "Hatırlanırsa 15 Eylül 2014’te DEAŞ, Ayn-el Arab yani Kobani’yi kuşattı. O sürece kadar kahramanlık hikâyeleri anlatan, savaşan kadınlara Amazon Kadınları benzetmesi yapan PKK’nın, kendi damarlarından beslenen PYD ile birlikte DEAŞ karşısındaki tutumu ve buna karşın Türkiye’yi sözde suçlaması ile başlayan ve HDP’nin Selahattin Demirtaş başkanlığında 6 Ekim 2014 gecesi yaptığı ‘sokak’ çağrısı sonucunda olaylar başladı. Türkiye genelinde 46 kişi öldü ve 682 kişi de yaralandı. Yine aynı tarihler arasında Diyarbakır’da Kurban Bayramı dolayısıyla yoksullara kurban eti dağıtan Yasin Börü ve üç arkadaşının da aralarında bulunduğu 35 kişi hayatını kaybetti, 435’i sivil yaralandı. Bugün aynı HDP, hala geçmişindeki kara lekeleri görmeden barış ve kardeşlik kavramlarından bahsediyor. HDP’nin barış anlayışı PKK’nın anarşizminden farklı değildir" dedi.

“O süreci Van’da canlı yaşadım, bu sebepten HDP, 6-8 Ekim olaylarının hesabını vermeli”

6-8 Ekim olaylarında yaşananların hala hesabının verilmediğini sözlerine ekleyen Palabıyık, "Olayların sonrasında Yasin Börü’nün babası ile görüştüm. Yasin çok temiz ve mütedeyyin bir gençmiş, arkadaşları ile görüştüğümde de onlar da aynı cümleleri kurmuşlardı. Okulda gayet başarılı bir çocukmuş ve o gece arkadaşlarıyla beraber kurban eti dağıtmaya çıkmış. Kurban etinin yoksul ailelere dağıtılması İslami bir gelenektir ve Yasin o gece, bu geleneği devam ettirecekti ama PKK’nın milis gücü olan YDG-H yapılanması buna izin vermedi. Yasin ile birlikte üç arkadaşına kıydı. Bunu sebebi ise o gece sokak çağrısı yapan Demirtaş başkanlığındaki HDP MYK’sının sokak çağrısıydı ama HDP hala bu sürecin hesabını vermedi. Ama Yasin’in babasının “Selahattin Demirtaş, tarih seni unutsa da Amed’in Müslümanları seni unutmayacak” sözü aslında her şeyi özetliyordu. Zaten Demirtaş o günden sonra Diyarbakır’da eskisi gibi olmadı, olamadı. Çünkü canların kıyılmasında başrol görevini görmüştü" diye konuştu.

“Yolumu kesip araçtan inmem için zorlayan çocuk benden ders alan genç çıkmıştı”

7 Ekim gecesi ailesi ile birlikte yolda iken önlerini bir grubun kesiğinin altını çizen Palabıyık, "Ben 7 Ekim gecesi ailemle birlikte yoldaydım ve Van’da aracımın önünü kestiler. Aracımı terk etmemi istediler. Bizler, bölgede medrese eğitimi alan bir gençliğiz ve o yıllarda Kuran okumasını öğrettiğimiz küçük kardeşlerimiz olmuştu. Beni araçtan inmem için zorlayan çocuk benden ders alan genç çıkmıştı. Buna çok üzüldüm, beni tanıyınca ‘Adem hocam git buradan’ dedi ama onu orada bırakmadım. Yolu üç aşamada kesmişlerdi. İlerisi daha kalabalıktı ve bundan faydalanarak arabada ailem olmasına rağmen kolundan tuttuğum gibi arabaya attım ve ailesine götürdüm. İlginç olan ise ailesinin haberinin olmamasıydı. PKK’nın kandırdığı çocuklar bizim mahallerin çocuklarıydı ve ailelerin birbirlerini uyarması ile sonraki Hendek sürecinde hamdolsun destek bulamadılar. Hem PKK’nın hem de HDP’nin o ailelere yaşattığı süreçlerin hesaplarını vermesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —