Gazze Şeridi'nde katliam sürüyor. İsrail'in yıllardır zulmüne maruz kalan bir başka nokta ise Batı Şeria. İşgal altındaki Batı Şeria; kontrol noktaları, elektrikli tel örgüler ve duvarlarla adeta bir açık hava hapishanesi. Peki, duvarların ardında neler yaşanıyor, İsrail burada nasıl zulmediyor?
Duvarlar, tel örgüler, kontrol noktaları... 21'inci yüzyıla ait olmayan her şeyi işgal altındaki Batı Şeria'da görmek mümkün.
Şeria nehri ile Lut Gölü arasında kalan yaklaşık 5 bin 655 kilometre karelik bir alan. 3 milyon 200 bin Filistinli, İsrail'in duvarlarla açık hava hapishanesine çevirdiği kendi topraklarında ölüm kalım mücadelesi veriyor.
Batı Şeria’yı çepeçevre saran 708 km uzunluğundaki beton bariyerler 2. İntifadanın başlamasıyla İsrail tarafından şiddeti önlemek iddiasıyla inşa edildi. Ancak yapılan tek şey neredeyse her gece olan baskınlarla şiddet uygulamaktı.
İsrail, Filistinlileri bu ayrım duvarlarıyla küçücük bir alana hapsetmeye çalıştı.
Filistinliler de yaşadıklarını, hissettiklerini, konuşamadıklarını da yine bu ayrım duvarlarına yansıtıyor.
Batı Şeria, Oslo Anlaşması'na göre 3 parçaya ayrılmış durumda.
A bölgesi, Filistin askerinin kontrolünde. Nüfusun yüzde 98'i burada yaşıyor.
B bölgesinde kontrol, İsrail ve Filistin askerince sağlanıyor.
C bölgesi ise tamamen İsrail askerinin kontrolü altında tutuluyor.
Batı Şeria'nın bu yapısı İsrail'in yasa dışı uygulamalarına zemin oluşturuyor. İsrail askerinin kontrolünde girilen bu topraklarda altyapı yetersiz. Keyfi olarak kapatılan kontrol noktaları nedeniyle araç kuyrukları kilometrelerce uzuyor.
Ramallah, Nablus, Cenin, El-Halil ve Beytüllahim, Batı Şeria'nın en büyük kentleri...
İsrail'in baskısı, Batı Şeria'yı zamanın gerisinde bırakıyor.
Filistinli çocuklar kendi topraklarında ama askerlerin, duvarların, elektrikli tel örgülerin gölgesinde...
Milyon dolarlık silahlar karşısında sadece özgür Filistin hayali kuruyorlar.