Sosyal Medya ve Strateji Derneği (SOMES) Başkanı Orhan Atak, ulusal yayın yapan bir gazetede çıkan ‘Uyuşturucu Ortaokula İndi’ haberinin toplumda olumsuz bir algı oluşturma çabalarının bir parçası olduğunu, bu tarz haberlerin gençler
Sosyal Medya ve Strateji Derneği (SOMES) Başkanı Orhan Atak, ulusal yayın yapan bir gazetede çıkan ‘Uyuşturucu Ortaokula İndi’ haberinin toplumda olumsuz bir algı oluşturma çabalarının bir parçası olduğunu, bu tarz haberlerin gençlerin hayatını olumsuz düzeyde etkilediğini söyledi.
Sosyal Medya ve Strateji Derneği (SOMES) Başkanı Orhan Atak yazılı açıklamasında, Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı tarafından açıklanan verilerin yapılan haberde çarpıtılarak verildiğini, bu tarz haberlerle olumsuz bir algı oluşturulmaya çalışıldığını ifade etti.
“Uyuşturucu Ortaokula İndi” haberinin gerçeğini yansıtmadığını, verilerin çarpıtılarak aktarılmasının gençler üzerinde olumsuz etkiler oluşturduğunu ifade eden Atak, “Uzun zamandır ortaya konulan, kullanılan özel bir manipülasyon sürecini, taktiğini çok dikkatli şekilde incelemek ve önlemler almak gerekiyor. Bu süreç; olmayan verilere ve saha realitelerine dayanmayan sahte bir algıyı ya da nadir görülen bir durumu abartarak, köpürterek gündem yapmak ve devamında bu algı üzerinden ‘olumsuzluklar yaşanıyor’ noktasında bir sürecin yaşatılması amaçlanmaktadır. Olumsuz bir algı oluşturmaya yönelik son zamanlarda birçok örnek verebiliriz. Örneğin kısa süre öncesine kadar “Z Kuşağı” söylemleri ile gençlerimizin dini ve manevi değerlerimizden tamamen uzaklaştığı noktasında, deizmin patladığı yönünde bir algı ortaya atıldı ve akabinde sanki bu durum gençliğin yüzde 90’ında varmış gibi sözde süreci analiz eden haberlerin servis edildiğine şahit olduk. Uzman görüşleri denilerek yine sözde psikolojik ve sosyolojik temelli yorumlar yapıldı, ‘güya’ araştırma rakamları ortaya atıldı. Adeta mevcut siyasi iradenin toplumu Allah inancından uzaklaştırdığı gibi olmayan ya da yüzde 1-2 görülen bir durum tüm gençlerimizi sarmış gibi bir algı oluşturuldu. Ancak devletimizin ilgili kurumlarının yaptığı saha taramaları ve analizler bu durumun spesifik örneklerden oluştuğunu gösterdi. Anadolu’muzda gelenek ve göreneklerine, dini ve manevi değerlerine bağlı milyonlarca gencimizi birkaç spesifik örnek üzerinden toplu olarak aynı sepete koyma çabaları aslında yapmak istedikleri manipülasyonun algı çalışmasıydı” dedi.
‘Uyuşturucu Ortaokula İndi’ haberinin de son dönemlerdeki olumsuz algı oluşturma gayretlerinin bir parçası olduğunu, bu tarz haberlere karşı ailelerin ve gençlerin dikkatli olmasını isteyen Atak, “Toplumda huzursuzluğa, ailelerin ve gençlerin hayatlarını olumsuz bir seviyeye çekme amacı güden, hiçbir dayanağı olmadığı gibi gerçekle uzaktan yakından alakası olmayan haberlere geçtiğimiz günlerde bir yenisinin daha eklendiğini gördük. Ulusal ölçekte yayın yapan bir gazetenin ‘Uyuşturucu Ortaokula İndi’ haberi de yukarıda örneğini verdiğimiz algı oluşturmaya yönelik çabaların bir yansımasıdır. Gazetesinin manşetinde Uyuşturucu Ortaokula İndi şeklinde verilen ve gerçekle uzaktan yakından olmayan bu haber, yine sözde analizler ve uzman görüşleri ile köpürtülerek, toplumsal bir infial oluşturulma çabasına girilmiştir. Peki gerçeklik neydi. Gerçeklik Emniyet Müdürlüğümüzün Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın yaptığı açıklama ile ortaya çıkmış oldu. Haber metninde verilerin çarpıtılarak verildiği, haber içeriğinin kasıtlı bir mübalağa ile yazıldığı ortaya çıktı. Yapılan resmi açıklamada haber metninde yer alan yüzdelik rakamların hiçbir gerçekliğe dayanmadığının altı çizildi. Bu aslında dünyanın çeşitli ülkelerinde kullanılan genel bir taktiktir. Ancak ülkemizde son dönemlerde özellikle muhalefet unsurlarının çok fazla başvurduğu bir taktik haline gelmesi bizleri üzmektedir. Bu taktik net olarak, toplumun hassas noktalarını bularak, aile yapısını rahatsız edici başlıklar kullanılarak toplumsal huzuru bozmaya ve durumdan siyasi iradeyi sorumlu göstererek siyasi rant devşirme çabasıdır. Toplumumuzun milli, manevi hassasiyetleri ve değer yargıları üzerinden yapılan manipülasyonlarla siyasi rant beklentisi kabul edilebilir bir durum olamaz. Bu tür algı çalışmalarını yapanlar bilmelidir ki; bu toplum hepimizin birlikte yaşadığı, öz değerlerine yüksek ölçüde sahip çıkan nadir ve özel toplumlardan birisidir. Bu birlikteliği çeşitli menfaatler elde etmek için dinamitlemek kimsenin faydasına değildir ve olamaz. Milletimizin de resmi veri ve dayanaklardan yoksun bu tür algı çalışmalarına karşı dikkatli olması ve oyuna gelmemesi gerekmektedir” diye konuştu.