Konya'da meydana gelen olayda kadına şiddete sessiz kalmayan Kadir Şeker, yaşanan arbede sonucunda 19 suçtan kaydı olan Özgür Duran'ı öldürdü.
Polis ekipleri tarafından yakalanarak tutuklanan Kadir Şeker'in tahliyesi için sosyal medya ayağa kalktı.
Konuyla ilgili tartışmalar devam ederken yaşananları pencereden gören karı-koca, davaya tanık olarak müdahil oldu.
Olayı şahitlerinin verdiği ifade, Kadir Şeker'in ifadesini de doğruluyor.
Bağırma seslerini duyunca mutfağın penceresinden baktığını ifade eden Meryem Ö., "Pencereden parka baktım. Bir adam dışarıdaki zayıf, uzun boylu, sırt çantalı birine bağırıyor, çok ağır hakaret ve küfürler ediyordu. Sırt çantalı şahıs hiç cevap vermeden oradan uzaklaşmaya çalışıyordu. Kameriyedeki şahıs yine küfürler ederek dışarı çıktı. ‘Niye karışıyorsun?’ diyerek sırt çantalı şahsın yanına geldi. Küfürlerine devam etti. Bir tekme ve yumruk attığını gördüm." dedi.
Meryem Ö.'nün eşi Mustafa Ö. ise; şöyle konuştu: "Saat 21.15 sıralarında park tarafından gürültüler gelmeye başladı. Eşimle camdan baktık. Zayıf, uzun boylu, sırt çantalı biri vardı. Karanlıkta yüzü görünmüyordu. Yürüyordu. Parktaki kameriyeden bir şahıs yürüyen adamın arkasından küfürler ederek çıktı. Çantalı şahsa doğru giderek tekme attı. Tekme atan şahıs yere düştü. Sırt çantalı şahsın elleri cebindeydi. Yerdeki şahısa birkaç tekme attı ve oradan uzaklaştı. Daha sonra bir kadın yere düşen adamın yanına geldi. Adam yerden kalktı ama sonra tekrar yere yığıldı. Kadın ‘Ambulans’ diye bağırmaya başladı. Ben de 112’yi aradım. Çantalı şahsın yüzünü görmedim."
Kadir Şeker ise ifadesinde şunları söylemişti:
“Yürüyüş yolumun üzerinde bir erkek şahsın kamelyanın tahta direklerini yumruklayarak bağırdığını duydum. Benim karnım açtı bu nedenle eve gitmek istedim, yine de tereddütte kalıp kadının ağlama sesine dayanamayıp yanlarına gittim. Adama ‘Abi ne yapıyorsun!’ dedim. Bana ‘S.. git başımdan ... veleti’ dedi. Ben ‘Ayıp değil mi, gücün kadına mı yetiyor’ dedim. Bunun üzerine ‘Senin belan olur seni bulurum, karım değil mi lan sana ne’ dedi. Bana bağırmaya ve küfürler etmeye devam etti. Bu hareketleri ve küfürlerine karşılık dayanamayıp şahsa doğru döndüm, iyice hırçınlaştı ve üstüme doğru koşmaya başladı, ilk önce sağ gözüme vurdu. Yüzüme sürekli vurduğunu hatırlıyorum. Yüzümü saklamak için ellerimi yüzüme doğru koydum. Ellerim dolandı.
En son boğazıma yapıştı, ben geriye kaçmaya çalıştıkça boğazımı bırakmadı. Ciğerlerim acıdı, nefes alamadım. Cebimdeki bıçağa elim gitti. Bıçağı sağ elimle açtım. Geriye kaçmaya çalışırken, adam benim boğazımdan tutmaya devam etti. Geri giderken botumun topuğu takıldı.
Yere sırt üstü düştüm, adam da yanıma doğru düştü. Tam olarak üstüme doğru düşmedi galiba öyle hatırlıyorum. Adam düşünce elimde acı hissettim. Kendimi yan taraftan çıkarttım ayağa kalktım, elimde ve bıçakta kan gördüm. Bıçağı kapatıp cebime koydum, oradan yürüyerek eve gittim, elimi tutmaktaydım. Geri dönüp bakmadım. Adamın ne halde olduğunu görmedim. Ben eve girince elimi saklayarak eve girdim. Üstümü değiştirip yatmaya çalıştığım esnada polisler geldi.
Kadının benim elimde bıçakla yanlarına gittiğim konusundaki ifadesi yalandır. Bıçak cebimdeydi. Ben dershaneye yazıldıktan 2 ay sonra parkta tanımadığım şahıslar bir genci falçata ile kovaladılar bu nedenle kendimi koruma amaçlı bazı günlerde bıçağı yanıma alıyordum. Bu bıçağı masamda gördüğüm günlerde alırdım her zaman almazdım. Kadını ve adamı tanımıyordum. Kadının ağlama sesine ve adamın bağırmasına istinaden yardım amaçlı kadına karşı bir fiziksel eylem varsa aralamak için gitmiştim. Ben her ne kadar istemeyerek de olsa adamı yaralayıp ölümüne sebebiyet verdiğimden dolayı pişmanım."