Erzurumlu Zennure Tan 93 yaşında ve babasından kendisine miras kalan, "En kıymetli emanetim" dediği İstiklal Madalyası’nı gururla göğsünde taşıyor.
Aziz Cengiz 100 yaşında iken vefat eden ve İstiklal Madalyası sahibi bir Kurtuluş Savaşı kahraman gazisi. Savaş yıllarında birçok cephede düşmanla çarpışan Aziz Cengiz en son İzmir’i Yunan askerlerinin işgalinden kurtaran Türk askerleri içinde yer aldı. Erzurum’un Olur ilçesinde dünyaya gelen Kahraman Türk Askeri Erzurumlu Aziz Cengiz, savaş sonrası mesleği olan fırıncılıkla uğraştı ve 100 yaşında hayata veda etti. Aziz Cengiz’in iki kız evladı vardı. Onurla, gururla ve şerefle taşıdığı İstiklal Madalyası, kızı Zennure Tan’a miras kaldı. Diğer kız kardeşi yıllar önce vefat eden Zennure Nine şu anda 93 yaşında ve babasından kendisine miras kalan İstiklal Madalyası’nı bir an olsun göğsünden ayırmıyor.
“Babamın en kıymetli emaneti”
9 çocuk ve 16 torun sahibi olan Zennure Tan, babasını hep hasretle, övgü ve minnetle anarken, "Babam Kurtuluş Savaşı gazisiydi. Cepheden cepheye vatanı savunmak ve düşmandan temizlemek için koşturmuş. Hatta bir süre Rus askerlerine esir düşmüş. Savaş döneminde cephelerde çok ekmek pişirmiş. Çocukken hep onun hatıralarını dinlerdik. Mustafa Kemal Atatürk ile cephede savaşan bir askerin evladı olmak bana hep gurur verdi. Babam vefat ettikten sonra onun göğsünden eksik etmediği İstiklal Madalyası’nı kızı olarak ben taşımaya çalışıyorum. Bazen kimse alır, götürür diye korkuyorum. Ama ona canım gibi bakıyorum. Babamın bana emaneti. O bağımsızlığımızın, istiklalimizin simgesi" dedi.
"Cumhurbaşkanımızı görmeyi çok istedim"
93 yaşındaki Zennure Tan, en büyük hayalinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı görmek olduğunu ifade ederek, “Onu çok seviyorum. O bu ülkeye çok hizmet etti. Allah ona can sağlığı versin. Onu görmeyi ve halini hatırını sormayı çok istedim ama nasip olmadı. O iyi olsun, bana yeter. Rabb’im bu ülkeye hizmet eden, taş üstüne taş koyan herkesten razı olsun” diye konuştu.
“Atatürk vefat ettiğinde okuldaydık”
Mustafa Kemal Atatürk’ün vefat ettiği gün okulda olduklarını ve öğlen saatlerinde haberdar olduklarını anlatan Zennure Nine, “Bizim sınıftaki kızlar o anlarda bahçede oyun oynuyordu. Paşanın vefat ettiğini bilmiyorduk. Öğretmenlerimiz haber verdi. Hatta öğretmenlerimiz bundan habersiz olan ve oyun oynayan arkadaşlarımıza kızdılar. Çok üzülmüştük. Ben öğretmen olmayı çok istiyordum. Okulunu da kazandım. Ama okul Ilıca’da olduğu için babam benden uzak kalmamak için göndermedi. Beni çok seviyordu ve hep üzerime titriyordu” diye konuştu.
“Babamın ismi yaşatılsın istiyorum”
Erzurum’da yaşayan Zennure Nine’nin yetkililerden tek isteği ise; Olur ilçesinde bulunan babasının kabrinin düzenlenmesi ve hiç olmazsa babasının isminin bir yerde yaşatılması. Gençlere tavsiyelerde bulunan Zennure Nine, ülkemize sahip çıkmalarını ve insanlığı hiç unutmamalarını söyledi.