HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ Muş Şube Başkanlığı 5. Olağan Kongresinde konuşan Belediye Başkanı Feyat Asya, “Sendikacılık bir gönül işidir. Sendikacılık emek isteyen, yürek isteyen ve fedakarlık gerektiren bir iştir. Sendika kökeninden gelen bir kardeşiniz olarak bunu iyi bilenlerdenim” dedi.
Belediye Başkanı Feyat Asya, HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ Muş Şubesinin olağan genel kurul toplantısına katıldı. Kongrede bir konuşma yapan Başkan Asya, “İl dışından gelen kıymetli misafirler sizleri Sultan Alparslan’ın otağı, Laleler Diyarı Muş’ta ağırlamaktan onur duyduğumu ifade etmek isterim. 4 yılı aşkın bir süredir birlikte çalışmaktan zevk aldığım Hak İş Hizmet İş Sendikamızın Muş Şubesinin 5. Olağan Kongresinin hayırlara vesile olmasını dilerim” dedi.
Sendikacılığın önemine dikkat çeken Başkan Asya, “Sendikacılık bir gönül işidir. Sendikacılık emek isteyen, yürek isteyen ve fedakarlık gerektiren bir iştir. Sendika kökeninden gelen bir kardeşiniz olarak bunu iyi bilenlerdenim. Sendikacılıkta ana kriter hizmettir. Hizmette dünyanın en güzel işidir. Bir kişinin beklentisini karşılamak, ihtiyacına cevap vermek kadar mutluluk verici başka birşey olabilir mi. Bu o kadar ehemmiyetli bir durumdur ki Peygamber Efendimiz (SAV) ‘İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır’ diye buyurmuşlardır. Hizmetin olduğu her yerde bir zorluk vardır. Kişi bu hizmetleri ifa ederken; Bazen yapmayı planladığı hayalleri varsa öteler, bazen yapmak istediği birçok şeyi yapamaz. Ailesi, kendilerine zaman ayırmasını ister onlara zaman ayıramaz. Omuzları yorgunluk ile dost olmuştur. Bu dost, o kişinin omuzlarından hiç inmez. Ancak o kişi veya kişilerin temsil ve hizmet ettikleri insanların, bir Allah razı olsun söylemi, omuzlardaki yükleri hafifletir, asılmış yüzlerini güldürür, yapmayı planladığı hayallerinden biraz daha uzaklaşsa da mutlu olur, onları da unutur. İnsana hizmet etmek böyle bir duygudur” ifadelerini kullandı.
Başkan Asya konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Sizler temsil ettiğiniz kişilere bu şekilde hizmet ederken, hakkı da ihmal etmemelisiniz. Bizi insan yapan onurlu bir yaşam, ancak hak kavramıyla ortaya çıkar. Haktan ayrıldığımız ölçüde insanlıktan çıkar, şerefi, onuru, haysiyeti her şeyi ayaklar altına almış oluruz. Burada sendikalara büyük iş düşüyor. Hakkı vereceğiz. Emeği vereceğiz ama verdiğimiz emeğin karşılığını da alacağız. Ancak emek vermediğiniz bir şeyin karşılığını beklemekte haramdır. Bu dengeyi sağlamak gerekiyor. Emek vereceğiz. Hak edeceğiz ve hak ettiğimizi alacağız. Ben sendikacılık dönemimden hep gurur duydum. Bu şehrin yönetiminde söz sahibi oldum diye sendikalarla arama mesafe koymadım. Aksine hep bir uyum ve kardeşlik hukuku çerçevesinde hareket ettim. Masanın bu tarafı o tarafı diye bir fark koymaksızın tek gayemiz hak oldu. İnşallah bundan sonra da bu anlayışımızı sürdürürüz. Bu duygularla bir kez daha olağan genel kurulumuzun ilimize, bölgemize ve ülkemize hatırlar getirmesini diler, yönetime seçilecek arkadaşların hep başarılı olmasını temenni ederim.”